Lütfen bekleyin..

Fadıl Öztürk

Bura 'si' İstanbul*

09 Şubat 2019, 09:16

Doğduğum yere hiç gidemeyeceğimi düşündükçe özlediğim ırmak seslerinin toplamı olur İstanbul. Bob'a göre Kilimanjaro ne ise Perisuyu'nda yosunla süren hayat da odur benim için.


İstanbul; terk ettiğim ırmakların, asiliğimi bağışladığım dağların ve öptüğümde yanakları kızaran kızların bir kedi sessizliğiyle içimde yürüdüğü kenttir.

Burada herkes gurbetini büyütüyor. Bir gün gidecekmiş gibi duran insanlar, yine gurbet içinde ölüyorlar. Mezarlarına bir tas su dökün. Son hakkınızı kullanın ve su dökün!..

Saçlarından çılgın çocukların asıldığı bir kadın gibidir İstanbul. Yaşlandıkça sokakları çoğalır gurbetimin. Mevsimler ağır geçiyor, bir düğmenizi açın!..

Bilirim, leylek de artık yuva kurmaz kavak ağacına. Çingenelerin sattığı bütün çiçekler kalbimden çalınmış yenilgilerdir, bir minibüs koltuğunda solarlar. Bir ağaç kanar ya yapraklarından, kavun kokusu sığmaz ya mektuplara, suya düşen yıldızlar bir çığlık olur böler ya uykumuzu, öyle bir şeydir İstanbul'da eve gitmek. İhtimal bütün otobüsler doludur.

Ayakta kalın!..

Merter'de overlokçu çocuklar kibrit kutusunda büyüdüler. Basma entarisinin eteğinde bebek ölüsü taşıyan kadınların oyunları çok uzakta kaldı. Uzaklar bir biletle yakılmış köprülerdir. O kadınlar için geri dönülmez. Baykuşların konduğu ömrümden uzak durun!..

Adresinde mektuplar bekleyen bir son ütücüyüm. İskeletimdeki kemik çatlaklarını kaç semt taşır? Bir eylemde aranan zanlıyım, zulüm çalar kapımı. Anılarımı yakarım külümde çoğalmak ister gibi. Kuşlara susun!..

Leyla demeden geçiyorum. Öpüp başınıza koyun. Kolay bulunan bir suçluyum, siz hep beni bulan muzaffer toprak kokusu. Bir kayısı dalına asılmış bahar gibi, belki bir çocuk daha uzaklardan yürür İstanbul'a. Özlersiniz muhakkak, ama bırakın özlenecek yeriniz de olsun...

Özür diliyor ve ölüyorum, nedenim oluyorsunuz...

Cehennem aklınıza gelmiyor, tanrılara üzülüyorum. Ütüsüz bir gömlek gibi buruşuk bir hayat kalırsam size, üzülmeyin yaz yine erken gelir. Temmuz akşamları serin, ölüleri düşünün, ya da kimliksiz gömülmeyi. Üşümek tam da odur. Bu kentten ölüm uzak değil, giyinin!..

Çiğdem çiçeği de unuttu. Bir zamanın belki de rengidir anılardan fırlayan akşamüstleri. Ve bütün akşamüstleri denizlerde kesilmiş güneş suretini taşıdığı için çocuklar kâğıt mendil satarlar. Bu yüzden Beyoğlu’nda çocukların gözlerinde güneş ölüdür, öpün!..

Zenciler tenlerinden utandıkça kefenin beyazlığı aklıma gelir. Devrim ihtiyaca cevap vermez şimdilik.

Bu yüzden ölmüş arkadaşlarım adına biraz kanarım müsaadenizle. Biraz ölürüm hepinizin yerine.

İstanbul biraz ölümdür yaşadıkça. Zalimimin başı sağ olsun...

Bir lanetli gibi girdim bu kente. Ama bazen insan uzaklara daha erken gider... Yakınlarım yok, kendime bile uzak düştüm. Eski bir duvar yazısı, 1 Mayıs’tan arta kalan bir meydan yarası gibi Taksim. Ölmüşlerin istemediği kahramanlık, belki benim yaşamışlığımın korkaklığıyla, belki de bir yalanla yaşlanıyoruz...

Bu yüzden Beyoğlu'na kuruyorum saatimi. Saatçiler yol ortasına işiyor o saat. Etini eskiten kadınlar başka dilde soyunuyorlar, dilenciler çalamadıkları hayatların karşısında keman çalıyorlar. Bir keman teline asıyor kendini her sabah Galatasaray'da Agop. Bekçilerin çaldığı her düdük pezevenklere yapılmış uyarıdır. Kedilere yol verin!..

Kırık kestane kabuklarından yükselen kokular ve dondurma külahları yazın ve atlıkarıncaya bindirilmiş kocaman yalnızlıklar içinde, olsa olsa adresler çoğalır İstanbul'da. Harçlıksız çocukların gözlerinde büyüyen leblebi tozuna kaç kişi yolculuk yapabilir, ya da leblebi tozu hücrelerinde kaç kişi kaburgalarını saklayabilir?.. Bir ırmak kenarında yosun kokusunu çoktan unuttuk. Kaldık burada.

Özür dilerim yeriniz varsa, biraz yer açar mısınız?.. Biraz yer... Rahatsız olun!..

Birazdan biri kurşuna dizilebilir; Biri sevgili olur, biri evini terk eder; Biri ilk kez Aksaray'da etini eskiten bir kadınla eşitler kendini; Biri aşkından geriye kalan hüzne düşer; Biri uzakta birini özler, bir otobüs kalkar, bilet parası kadardır her uzak; Biri kırık not alır ve tenefüsler cehennemdir o zaman; Biri esrar sarar, biri altın vuruş anındadır, Biri ertesi gün takacağı kravatı düşünür; Biri kaybeder, biri kazanır; Biri düşer, kaldıranı olmaz; Biri mutlaka unutulur, unutamadığı yerler olmasına rağmen...

İstanbul, Galata Köprüsü'nde yeme aldanmış bir balık ölüsüdür. Mezarıma yürüyorum, fillere yol verin!..

Emekliler bu kentin sökülmüş yerleridir. Çek ve senet ve sağcılık, Allah'ına kadar ve solculuk, belki anılar ve yine anılar ve kaçakçılar en temiz giysi içinde rakıyı bile kaçırırlar. Göçmenlere göre hep rembetiko; Kürtlerin en dipte durdukları zamandır; Bütün fırıncılar Trabzonlu, simitçiler Tokatlı, hamamcılar Sivaslı ve taksiciler ya Laz ya da kendisini Siirtli sanan Araptırlar. Ve bütün Lazlar muhtemelen Kâzım’dır, Kâzımlar da lazımdır. Aşklara lazım durun!..

Doğduğum yere hiç gidemeyeceğimi düşündükçe özlediğim ırmak seslerinin toplamı olur İstanbul. Bob'a göre Kilimanjaro ne ise Perisuyu'nda yosunla süren hayat da odur benim için. Meşe ve mantar, taş ve kına, kızlar ve akan su, gökyüzünden gecelere akan yıldızların kuyu dibidir. Kurbağa sesleri bile yok. Kimliğiniz uzaksa, yok olun, bura 'si' İstanbul.


* Yerel seçim tartışmalarıyla beraber İstanbul Beyoğlu gelip gündeme oturunca daha önce yazdığım bir makalemi sizinle paylaşmak istedim.

Bu haber 884 kere okundu
  • Bu haberi paylaşın:
UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik ve tamamı büyük harfle yazılan yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları
1817 gün önce
1935 gün önce
1941 gün önce
1957 gün önce
1985 gün önce
2013 gün önce
2041 gün önce
2069 gün önce
2103 gün önce
2223 gün önce
2230 gün önce
2279 gün önce
2293 gün önce
2321 gün önce
2328 gün önce
2342 gün önce
2349 gün önce
2356 gün önce
2398 gün önce
2412 gün önce
2426 gün önce
2439 gün önce
2447 gün önce
2453 gün önce
2475 gün önce
2509 gün önce
2531 gün önce
2594 gün önce
2663 gün önce
2677 gün önce
2719 gün önce
2762 gün önce
2811 gün önce
2838 gün önce
2853 gün önce
2895 gün önce
2916 gün önce
2944 gün önce
3049 gün önce
3056 gün önce
3077 gün önce
3084 gün önce
3091 gün önce
3112 gün önce
3119 gün önce
3133 gün önce
3147 gün önce
3168 gün önce
3584 gün önce