Kendi ülkesinden zorla göç ettirilen ve Avrupa ülkelerinde yaşamak zorunda bırakılan Kürt kadınlarını bir araya getirerek kültürel ve siyasal olarak kaynaşmasını esas alan Uluslararası 13. Zilan Kadın Festivali, Almanya'nın Dortmund kentinde binlerce kişinin katılımıyla gerçekleşti.
'Gökyüzünün yarısını, kadınlar taşır'
(Çin Atasözü)
Kendi ülkesinden zorla göç ettirilen ve Avrupa ülkelerinde yaşamak zorunda bırakılan Kürt kadınlarını bir araya getirerek kültürel ve siyasal olarak kaynaşmasını esas alan Uluslararası 13. Zilan Kadın Festivali, Almanya'nın Dortmund kentinde binlerce kişinin katılımıyla gerçekleşti.
1 Temmuz günü düzenlenen festival, yoğun yağmura rağmen renkli görüntülere sahne oldu.
Her yıl olduğu gibi festivalde bu sene de ağırlık çocuklara verildi. Festival için Sınır Tanımayan Palyaçolar'dan özel olarak getirtilen ToTaLab adlı 6 kişilik palyaço ekibi, çocuklara unutulmaz anlar yaşattı. Önce festival alanında bir performans sergileyen ekip, daha sonra gösterilerine anneler ve çocuklar için özel olarak hazırlanmış “Solina Zarokan” çocuk bahçesinde devam etti. Gösterilerin ardından yüz boyama, yarışma ve diğer oyun etkinlikleri gerçekleştirildi. Ayrıca bu yıl, küçük bebekleri olan anneler de unutulmadı. Onlar için özel hazırlanmış çadırda çocuklarını rahatça emzirerek, altını değiştirip uyutma fırsatı buldular.
'İnsana ьlkede olduğunu hissettiriyor'
Festival alanındaki en renkli ve örnek stand, Bielefeld mangal standıydı. Burada Alevi, Sünni ve Êzîdî inancından birçok insan elele vererek çalıştı ve herkese büyük ve anlamlı bir mesaj verdi. Destkarî Takı Atölyesi de ilgi çeken standlar arasındaydı. Takı standında hem çok sayıda kadın çalışan ve bir de onları destekleyen ünlü bir sanatçı vardı: Leman Stehn. Gazetemiz yazarlarından Elif Sonzamancı da onlara satışta yardımcı oldu. Sanatçı Leman Stehn; “Festivali düzenleyenleri selamlıyor, özgürlük uğruna toprağa düşenleri saygıyla anıyorum. Adalet için yürüyenler var. Onların yürüyüşü sadece bir kesimi değil, dünyayı kucaklarsa daha anlam kazanır” dedi.
Festivalin çok güzel geçtiğini belirten Maraş Girişimi Eşbaşkanı ve gazetemiz yazarı Elif Sonzamancı ise; “Rengârenk standlar insana ülkede olduğunu hissettiriyor. Bir yanda Latin Amerikalılar, diğer yanda Afrikalılar, gerçekten çok güzel. Yalnız teknik ve sahne düzeni daha iyi olabilirdi” diyerek düşüncelerini dile getirdi.
Rengarenk....
Mezopotamya Yayınları standında en büyük ilgi, elbetteki kadınlarla ilgili kitaplaraydı. En çok satılan kitaplar “Son Amazon” ve “Nefertiti” oldu.
Kürt Kadın Barış Bürosu CENİ'nin standında çalışanlar güleryüzlü ve heyecanlıydı.
Köln Viyan Kadın Meclisi'nin standındaki geleneksel Kürt kadın kıyafetleri Amed'den özel olarak getirilmişti ve oldukça ilgi gördü. Heyva Sor a Kurdistanê her zaman olduğu gibi yine halkının yanındaydı ve katılımcıları rengârenk şemsiyeleriyle yağmurdan korudu.
Her yıl olduğu gibi, festival bu yıl da yağışlı geçti ve kadınlar arasında en çok konuşulan espri şu oldu: “Seneye yağmur yağmayacak!”