Lütfen bekleyin..
Munzur Haber / 24'üncü Kürt Kültür Festival 3 Eylül'de

24'üncü Kürt Kültür Festival 3 Eylül'de

25 Ağustos 2016, 20:30

Polisin engelleme çabasına rağmen Kürtler ve dostları, 3 Eylül'de Köln Deutzer Werft Meydanı'nda 24'üncü Kürt Kültür Festivali'ni düzenleyecek. Köln'de yapılan basın açıklamasında tüm yurtsever ve demokrasi güçleri ile göçmen kurumları festivale davet edildi.

3 Eylül'de Almanya'nın Köln kentinde yapılması planlanan 24'üncü Kürt Kültür Festivali, polisin bütün engelleme çabalarına rağmen, yine aynı tarihte Köln'de düzenlenecek. Ancak polisin hukuk dışı yaklaşımları nedeniyle daha önce Rhein Energie Stadyumu'nda yapılması planlanan festival, Deutzer Werft Meydanı'nda olacak. 

Festivalin tertip komitesinde yer alan Almanya Demokratik Kürt Toplum Merkezi (NAV-DEM), Interventionistische Linke (IL) ve Avrupa Barış ve Demokrasi Meclisi (ABDEM) dün Köln kentinde yaptıkları basın açıklamasıyla 24'üncü Kürt Kültür Festivali'nin 3 Eylül'de Köln Deutzer Werft Meydanı'nda yapılacağını duyurdu. 

IL Temsilcisi Reiner Schmidt, NAV-DEM Temsilcisi Ayten Kaplan ve ABDEM Temsilcisi Mehmet Cengiz katıldığı basın açıklamasını, çok sayıda Alman gazeteci de izledi.  

Polisin yaklaşımını eleştiren Ayten Kaplan şunları söyledi:"3 Eylül'de Rhein Energie Stadyumu'nda 24'üncü Uluslararası Kürt Kültür Festivali yapılacaktı. Ancak festivale, 2 hafta kala polis yetkililerinin ve Anayasayı Koruma Dairesi 'güvenlik' gerekçeli tavsiyesindan sonra stadyum yönetimi geri çekildi. Defacto bir durumla etkinliğimiz yasaklanmıştır. Bu yasaklamanın, 'güvenlik'ten ziyade siyasi bir karar dayandığını düşünmekteyiz. Şöyle ki; başvurumuz sırasında stadyum sahibinin polisi bilgilendirdiğini ve herhangi bir çekince belirtilemediğini ifade ederek, görüşmeler resmen başlamış ve hazırlıklar yapılmıştır. 17 Ağustos'ta polisin yaptığı basın açıklamasını basında okuyana kadar da herhangi bir görüşmede güvenlik kaygısı dile gelmemiştir" dedi.

 

Türk elçiliğinin talebi ile yasaklandı

Polisin, demokratik düzenin vazgeçilmezi olan toplanma ve ifade özgürlüğünü her halükarda koruma gibi bir sorumluluğu olduğunu ifade eden Kaplan "Bizzat Türk Elçiliği'nin basına yansıyan yasaklama talebi, ırkçı-radikal İslamcı saldırgan kesimlerin sosyal medya yoluyla yaptıkları çağrılar ve her fırsatta Kürtlere yönelik nefret söyleminin dışa vurulduğu bir ortamda, demokratik bir yönetimin alması gereken tutum yasaklamak değil; barış, demokrasi ve hoşgörü için gerçekleşecek bir festivali her türlü saldırıya karşı korumak olmalıydı" dedi. 

Kürtlere karşı tüm bu olumsuzlukların altında Almanya Federal Hükümeti'nin Türk Cumhurbaşkanı Erdoğan'a verdiği tavizin yattığı dile getiren Kaplan "Kürtlerin yasal, meşru, demokratik temel hak ve özgürlükleri bu tavizlerin temel konusu olmaktadır. Son engelleme girişimini de, bu siyasetin bir parçası olarak değerlendirmekteyiz" ifadelerini kullandı. 

Devamla "Polisin, festivali ve kurumumuzu PKK ile ilişkilendirmesi ve yasağa atıfta bulunması, asıl nedenin güvenlik olmadığını bir daha göstermektedir" diyen Kaplan, "Çünkü yasak kararının alındığı 1993'ten beri Kürt toplumu ve kurumları bu kararı meşru görmedikleri gibi bu yasağın kaldırılmasını her fırsatta anlatıldı. Bugüne kadar yapılan 23 festivalde de bu talep, Kürt sorunun çözümüne katkı sunacağı için dile getirilmiş, demokratik bir talep olarak elbette ki dile getirilmeye de devam edilecektir. 24'üncü festivalimizin bu gerekçeyle engellenmek istenmesini meşru ve hukuki görmüyoruz" dedi.  

Kaplan, Erdoğan, AKP'nin DAİŞ ve El Nusra gibi çetelerle birlikte Kürtlere yoğun bir saldırının yaptığı bir dönemde yasal bir etkinliğin yasaklanmasının dikkat çekici olduğunu vurguladı. 

 

Festival Deutzer Werft'te

Polisin yasaklama girişimleri ve basına yaptığı açıklamadan sonra Kürt dostu kurumlar ile sürekli olarak çözümleyici bir tavır içinde olduklarını sözlerine ekleyen Kaplan devamla şu bilgileri paylaştı: "Çeşitli diyalog, görüşme ve girişimler ardından hem bu engelleyici girişimleri protesto etmek hem de başta DAİŞ ve AKP diktatörlüğü olmak üzere her türlü faşizme karşı, halkların barış, özgürlük, demokrasi ve kardeşlik taleplerini haykırmak için stadyum yerine, 3 Eylül günü Köln'de açık alanda büyük bir etkinlik kararına ulaştık. HDK Avrupa, ABDEM, Demokratik Güçbirliği, Haziran Hareketi ve Interventionistische Linke (IL)’yle birlikte yapacağımız etkinlik, Deutzer Werft meydanında gerçekleşecektir.

 

'Türk faşist saldırılarına cesaret veriliyor'

Reiner Schmidt ile Mehmet Cengiz de Kaplan'dan sonra söz alarak yapılacak olan festivalin her aşamasına aktif olarak katılacaklarını belirtti. 

Basın açıklamasında konuşmacılar ayrıca son olarak KCK’nın savaşın sonlandırılması ve Kürt sorununun demokratik barışçıl çözümü için yaptığı çağrıyı da görmezden gelerek Antep Katliamı ve Rojava’ya askeri müdahaleyle buna yanıt olan Erdoğan’ın sözkonusu ırkçı faşist diktörlüğüne cesaret ve destek anlamına gelecek olan Alman polisinin son girişimine tepki gösterdi. 

Basın açıklaması "Türk devletinin faşist saldırılarına, katliamlarına, işkencelere, tecride, demokratik hakları yok eden OHAL uygulamalarına ve Alman devletinin baskılarına karşı sesimizi yükseltiyoruz. Özgürlükten ve demokrasiden yana olan yerli ve göçmen tüm demokratik güçleri 3 Eylül’de Köln’de 'Ne askeri darbe, ne sivil diktatörlük. Yasasın halkların özgürlük ve demokrasi mücadelesi' şiarıyla yapacağımız etkinlikte buluşmaya çağırıyoruz" çağrısıyla son buldu. 

3 Eylül'deki festivalin konuşmacıları arasında HDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş ve PYD Eşbaşkanı Asya Abdullah da yer alacak. Ayrıca festival, zengin bir kültürel ve sanatsal programa da sahne olacak. 

Bu haber 729 kere okundu
  • Bu haberi paylaşın:
UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik ve tamamı büyük harfle yazılan yorumlar onaylanmamaktadır.
Kategorisindeki Diğer Haberler
Uluslararası Dünya Müzik Fuarı Womex, 2021 sanatçı ödülünü, Dersimli sanatç..