Lütfen bekleyin..
Munzur Haber / Ferhat Tunç : AKP, o annelerin çocuklarına bomba yağdırıyor!

Ferhat Tunç : AKP, o annelerin çocuklarına bomba yağdırıyor!

15 Eylül 2019, 13:31

''Tüm annelerin özlemi olan barışı getirmenin yolu, demokratikleşme ve özgürlük için daha çok mücadeleden geçiyor.''

HDP, son yerel seçimlerdeki stratejisi ile ülkedeki halklar adına demokratik bir ivme yakaladı. Sonuçlar, AKP-MHP iktidarına kaybettirdi ve böylece ‘sandık demokrasisi’ni dilinden düşürmeyen iktidar, yine sandıktan çıkan iradeyi ilga etmek için 3 HDP’li büyükşehir belediyesine kayyum atadı; kendince HDP’den intikâm aldı.

KAYYUMA TEPKİLER AKP’Yİ SIKIŞTIRDI

Ne var ki ne HDP ve Kürtler ne de demokrasi güçleri, Türkiye halkı, irade gasbını kabul etmedi. Halkın itirazı CHP’yi de biraz olsun harekete geçirdi. Kayyum baştan beri meşru değildi ancak yaygınlaşan bu kanı, AKP’yi zor duruma soktu. Bu kez ‘psikolojik savaş’ denilen yöntemlere başvurdu. Diyarbakır’da birkaç aileyi kullanarak, “çocuklarının HDP binasından dağa çıktığı” algısını yaratmaya çalıştı ve bu aileleri de HDP binasının önünde eylem yapmak için yönlendirdi. Anbean adeta ablukada olan, polis tarafından gözlenen HDP binasında böyle bir faaliyetin olmayacağını aklı başında herkes bilir. AKP, kayyum atamalarına gösterilen tepkileri kamufle edip gündemi değiştirmek ve yine bu tepkilerin Türkiye kamuoyundan gelmesinin de önüne geçmek için, bu denli uçuk senaryolara başvurdu. Kaldı ki 3 belediye ve eşbaşkanıyla ilgili de tutarlı hiçbir suçlamada bulunamadılar.

AKP’nin bu hamleleri sıkışmışlığını, yalan da olsa ikna edici bir siyaset üretemediğini de gösteriyor.

POLİTİKA ÜRETEMEDİĞİ İÇİN SAVAŞA SARILIYOR

HDP, Kürt siyaseti ve Sayın Öcalan çözüm çağrıları yaparken, buna siyasi-askeri operasyonlarla yanıt veren AKP-MHP değil mi? Artık hiçbir kozu kalmayan ve politika değil de durmadan savaş ve şiddet üreten, bu iktidar değil mi? Siyasi partiler en çok da seçim dönemlerinde -asla hayata geçirmeseler de- vaatte bulunmayı sever; seçmene bunun üzerinden hitap etmek için en uygun zemin, seçim dönemleridir. Ama toplum, mevcut iktidardan bu minvalde bir şey işitmeyeli epey oldu çünkü artık üretemiyor, yönetemiyor. Bunun yerine ‘savaş, daha fazla savaş, her yerde savaş’ ı dilinden düşürmedi.

BARIŞ İSTEYEN, HDP’YE KARŞI DEĞİL, HDP İLE YÜRÜR

Eğer Diyarbakır’da HDP binasının önünde oturanların beklentisi savaşın bitmesiyse, HDP ve geldiği gelenek, daima bunun için mücadele etti. Halkların ittifakına güvendi, savaşın beslendiği bütün zeminlere karşı politika üretti. Bir kez olsun savaşın safında bulunmadı; derinleşmesinin önüne geçmek için de bedel ödedi. Dolayısıyla savaştan sorumlu olan da iktidar, barış adımlarına karşılık vermesi gereken de. HDP ise kalıcı barış için bulunmaz bir şans. Ancak mevcut iktidar, HDP’yi tanımadığı gibi, barış taleplerini terörize eden bir dayatmada.

ATEŞİ YAKANI DEĞİL, SÖNDÜRENİ SUÇLAMAK

HDP binası önünde oturanlar, bunların farkında değil mi? Dahası, AKP’nin yönlendirmesiyle HDP binası önüne gidenler, çocuklarına her gün bomba yağdıranın kim olduğunu bilmiyor mu? Bu bombaları atanlar mı, bunun önüne geçmek isteyen HDP mi günahkâr?

AKP’nin en iyi bildiği şey değilse de en çok denediği yöntem savaş ve onda bile başaramadığı için birkaç aileyi kullanacak hale geldi.

Yoksa annelerin vicdanını, acısını tanımadığını, Cumartesi Anneleri’ne senelerdir sessiz kalmasından, aylardır da ‘yasak’ uygulamasından biliyoruz!

GENÇLERİ ŞARKILARLA SAVAŞA YOLLAYANLAR…

HDP binası önüne giden ‘sanatçılar’a gelince… Herkes, kendilerinin AKP’nin talimatıyla orada olduğundan emin. Çünkü annelere duyarlılık taşımadıklarını sicillerinden biliyoruz. Senelerdir evlatları için direnen Cumartesi Anneleri, Barış Anneleri’ne bir kez olsun el uzatmayan, dahası onlar polis engeli ve şiddetine uğrarken sesleri çıkmayan da bunlar. Sanatçı, toplumsal meseleyle sanatçı duyarlılığıyla temas kurar, bunlar ise iktidar istemedikçe yatlarından katlarından ayrılmaz. Orada oturan annelerin hatırlaması lazım; çok zaman geçmedi, aynı kişiler, sizin çocuklarınıza daha fazla bomba yağdırılması için şarkılar eşliğinde Türk askerlerini savaşa sürüklüyordu!

Tüm annelerin özlemi olan barışı getirmenin yolu, demokratikleşme ve özgürlük için daha çok mücadeleden geçiyor.

(Nupel.net)

Bu haber 459 kere okundu
  • Bu haberi paylaşın:
UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik ve tamamı büyük harfle yazılan yorumlar onaylanmamaktadır.
Kategorisindeki Diğer Haberler
Dersim İnşa Kongresi (DİK) dahil Avrupa'daki 8 sivil toplum kurumları, ..