Sivas katliamı failleri hala Almanya’da

Bu hafta başında Sol Parti milletvekili Helin Evin Sommer Almanya’da oldukları tespit edilen Sivas katliamının firari sanıklarını tekrar gündeme getirdi.

Alman Federal Meclisi’nin Bilimsel Hizmetler Dairesi’nden Almanya’da yaşayan 9 Sivas katliamı faillerine ilişkin rapor talep eden Sommer, raporu incelediğinde çıkan sonuca göre faillerin Türkiye’ye iadesinin de Almanya’da yargılanmasının da hukuki olarak mümkün olduğu anlamını çıkarabildiklerini söylüyor.

Nitekim Sivas katliamı faillerine yönelik daha önce de Sol Parti milletvekillerince soru önergeleri verilmişti. Sol Parti Milletvekili Gökay Akbulut tarafından faillere yönelik verilen soru önergesine Alman hükümeti “bu konuda‚ herhangi bir bilgiye sahip değiliz” şeklinde yanıt vermişti. Güçlü bir istihbarata sahip Almanya’nın böylesi gündemde olan bir davanın kendi topraklarında bulunan failleri hakkında bilgi sahibi olmaması ayrıca düşündürücü bir ayrıntı olarak çıkıyor karşımıza…

Sommer’nın talep ettiği ve geçtiğimiz Cuma günü açıklanan rapor vesilesiyle konu bir kez daha gündeme taşınmış oldu. Sommer’e bu rapor ile ilgili ne düşündüğünü sordum: Almanya’nın bu insanlara kapılarını açtığını ve rahat ettirdiğini söylüyor. Katliam faillerinin Almanya tarafından ne iade edildiğini, ne de topraklarında yargıladığına dikkat çekiyor ve ekliyor, “Türkiye’de sağlanmayan adalet Almanya’da sağlanmalıdır.“

Gerçekten de yıllardır Almanya’da bulunan, adresleri belli olan, üstelik iltica talepleri kabul edilen, hatta aralarında vatandaşlık alanların da tespit edildiği bu failler neden teslim edilmiyor? Konuyla uzun süreden bu yana ilgilenen Avukat Mehmet Kılıç’a sordum bu soruyu. “Türkiye’ye zamanında iade edilmemelerinin nedeni, zamanında ölüm cezalarının olması, DGM’lerin olması, DGM’lerde askeri yargıçların vs. olmasıydı. Şimdi onlar ortada yok. Bu anlamda iadeleri mümkün.

Alman vatandaşı olan Türkiye’ye iade edilemez fakat Almanya’da yargılanabilir, hatta diğerleri de Almanya’da yargılanabilir. Bizce bu daha mantıklı. Türkiye’de adil yargılanamayacaklarını düşünüyoruz. Zamanında idari mahkeme belgelerinde de bu sabit. Türkiye’deki hükümet iade talebinde bulunmuş ama belgeleri çevirisi yapılmadan göndermişler, bir de mahkeme kararı yerine, mahkemedeki sözlü protokolleri göndermişler.

Usulen iadeleri talep ediliyor ama din kardeşlerinin de rahatını bozmak istemiyorlar. Almanya’da adam öldürme gibi suçlar zaman aşımına uğramadığı için cezai kovuşturmadan kurtulamayacaklardır“ diye yanıtlıyor. Kılıç’ın belirttiği önemli bir ayrıntı var. Türkiye’nin iade talebinde ne kadar samimiyetsiz olduğunu da gözler önüne seriyor bu ayrıntı.
***
Katliam Madımak Oteli’nde gerçekleştiği için Madımak katliamı olarak ta anılıyor. Ben Sivas katliamı demeyi tercih ediyorum. Öyle ki sadece o oteldeki canlara değil, Pir Sultan Abdal’ın yaşadığı o topraklarda, inanca, kültüre yönelik bir saldırıdır yaşananlar. Sivas katliamının ardından Aleviler her yıl kültürünü ve inancını yaşatmak için değil, katliamları lanetlemek için Sivas’a gidiyorlar, nitekim tarih sayfalarında sayısız katliamlara maruz kaldılar.

Sivas katliamı davası 13 Mart 2012’de zamanaşımından düşürüldüğünde, dönemin Başbakanı Tayyip Erdoğan, “Milletimiz için, ülkemiz için hayırlı olsun” demişti. Katliam olduğunda dönemin liderleri de farklı konuşmamıştı zira. Davanın avukatlarının milletvekili olduklarına değinmeyelim bile. O canların diri diri yakıldığı otelin uzun yıllar kebapçı olarak hizmet ettiğine de…

Katliamın faillerinin bir kısmı Almanya’da. Almanya katliamın faillerini teslim etmiyorsa, kendi topraklarında yargılamak zorunda. Bu gerçekleşene kadar da bu konu sürekli gündemde tutulmalı, kamuoyu oluşturulmalı.

Elif SONZAMANCI / Ö-Politika