‘‘4 Mayıs Dersim için kara bir gün, insanlık içinse utancın adıdır"
03 Mayıs 2019, 11:07
Dersim‘i Yeniden İnşa Cemiyeti, Dersim Tertelesinin 82. yılında bir açıklama yaparak , "4 Mayıs 1937 tarihi Dersim için kara bir gün, insanlık içinse utancın adıdır" dedi..
4 Mayıs 1937’den günümüze tertelenin üzerinden 82 yıl geçmesine rağmen resmi arşivlerin açılmadığı, soykırımın yapıldığının kabul edilmediği, devletin Dersim ile yüzleşmediğinin altı çizilen açıklamada ‘Tunceli Tenkil Harekâtı"na dair Bakanlar Kurulu'nca alınan kararda Dersim'in bitirilmesinin öngörüldüğü belirtilerek, emri verenin bizzat CHP ile Mustafa Kemal'in kendisi olduğuna yer verildi.
‘Dersim Soykırımdır‘
"Devletin Dersim'de işlediği bir soykırımdır" denilen açıklamanın devamında Dersim soykırımının hem Türkiye tarafından hem de uluslararası arenada tanınması ve gereğinin yerine getirilmesi gerekirken, soykırım politikasının hükümetlerce devam ettirildiğine yer verilerek bunun en bariz ve açık örneğinin ise tertelenin 82. yıldönümünde, 17 yıldır iktidarda bulunan AKP hükümeti tarafından soykırımcı zihniyetin kalekollar, baraj, HES projeleri dahil, dil, kültür ve inanç boyutu ile sürdürüldüğünü belirtilerek "Dersim Tenkil Kararları"nın özel bir kararname olarak çıkarıldığı hatırlatıldı.
Devamla, ‘1937-38 Dersim'de yaşananlar uluslararası hukuka göre bir soykırımdır Dersim, ezilen halklara ve inançlara Alevi- Kızılbaşlara yönelik 'Kültürel soykırım' yaşamın her alanında pervasızca sürdürüldüğü merkezlerden biridir. Yıllardır Kürdistan'da, Dersim'de ve Türkiye'nin bir çok bölgesinde Alevilere yapılan katliamlar dahil İnsanlığa karşı yapılan tüm katliamlarla devletin yüzleşmesini, özür dilemesini, anadil, inanç vb en doğal hakların tanınmasını talep ediyoruz‘ denildi.
"Dersim hala kuşatma ve soykırım tehdidi altındadır"
Dersim'in hala kuşatma ve soykırım tehdidi altında olduğunun dile getirildiği açıklamada sonunda şunlar belirtildi: "Dersim coğrafyası üzerinde yapılmakta ve yapım kararı alınan barajlar, HES projeleri ve kalekollar ile ısrarla sürdürülmek istenmekte, buna karşı gelenlere ise devlet şiddeti uygulanmaktadır.
Dersim'in yiğit evlatları, siyasetçileri ve Dersim sevdalısı değerli insanları gözaltına alınmakta, tutuklanmaktadır. Barajlara son verilmesini, yüreği Dersim için çarpan Dersimli siyasetçi, aydın, sanatçı vb şahsiyetlerin özgürlüğüne kavuşmasını, diasporada yaşamak zorunda kalanların ülkesine, Dersim’e dönüşlerinin önündeki hukuksal engellerin kaldırılmasını istiyoruz.‘‘
Seyit Rıza ve arkadaşlarının mezar yerlerinin açıklanmasını, soykırımı gerçekleştiren zihniyetin Dersim başta olmak üzere ülkenin her yerinden isimlerinin kaldırılması-değiştirilmesini..
Dünyanın birçok merkezinde ‘Dersim Soykırımı‘ anıtının dikilmesini, kaç kişinin nereye sürüldüğü, kaç kişinin evlatlık verildiği, kaç kişinin besleme olarak nereye kimlere verildiğinin, Dersimin, il, ilçe ve köy isimlerinin iade edilmesini, Barajlara gömülen Munzur'un özgür akması ve yapılmak istenen HES'lerin derhal durdurulmasını, Karakol- kalekol yapımına son verilip koruculuk sisteminin kaldırılmasını istiyoruz.
Kurum adına yapılan açıklamanın sonunda ‘Dersim’i Yeniden İnşa Cemiyeti olarak Dersimliler, Uluslar arası arenada Dersim 37-38'in soykırım olarak tanınmasını ve Uluslararası Dersim Mahkemeleri'nin kurularak Türk devletinin hesap vermesinin mücadelesini vermeye devam edeceğiz‘ denildi.
Dersim’i Yeniden İnşa Cemiyeti