Lütfen bekleyin..
Munzur Haber / "Bu toprakların adı Kürdistan, bu halkın adı Kürt halkıdır"

"Bu toprakların adı Kürdistan, bu halkın adı Kürt halkıdır"

29 Aralık 2016, 19:25

Roboskî Katliamı’nın üzerinden 5 yıl geçti. Katliamın hemen ardından, bugün rehin alınmış olan HDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş, şunları söylemişti:

Eğer böyle bir acıda Türkiye birleşemiyorsa, acıda ortaklaşma yaratmıyorsa 'Kürdün acısı Kürdedir' deniyorsa, bu ülke zaten bölünmüştür, bölünecek fazla bir şey kalmamıştır... 50 bin defa da bombalasanız, 50 bin defa da bu gençleri katletseniz, bu toprakların adı Kürdistan, bu halkın adı da Kürt halkıdır. Bu gerçek değişmeyecek... Yılmayacağız. Çünkü haklıyız. Kendi toprağımızda özgürce yaşamak istiyoruz,. Buysa suçumuz, neyse bedeli öderiz, özgürlüğü kazanırız. Bu topraklar bu halkın topraklarıdır. Kendi dili ve kültürü ile yaşamak istiyor. Bu topraklarda bir Kürt katliamı daha yaşanmıştır ve bunu tarih yazmıştır.
 

29 Aralık 2016 Perşembe | Dizi

28 Aralık 2011. Şırnak’ın Uludere ilçesine bağlı Roboskî ve Bujeh köylerinden Kürtler, her zaman ve askeriyenin de bilgisi dahilinde yaptıkları, ellerindeki tek geçim kaynağı için yollara düşmüş yine. Sınırın diğer yanından, satmak için bir şeyler yüklemişler katırlara. Geri dönüş yolunda, sınırı geçmelerinin hemen ardından Türk Silahlı Kuvvetleri’ne bağlı savaş uçakları bomba yağdırdı üstlerine. 28’i aynı aileden 34 Kürt köylüsü, yaşamını yitirdi; birçoğunun cenazesi paramparça olmuştu.

 

‘Parçalanmış cesetler var’

Uludere Belediye Başkanı Fehmi Yaman, o günlerde şu sözlerle anlatmıştı olanları: “Köylüler Irak’tan malzeme alıp geri geliyorlarmış. Dönerlerken önleri tutulmuş, köye gitmelerine izin vermemişler. Onlar geri dönüş yolundayken uçak bombalamış. Kurtulan bir kişi var. Parçalanmış cesetler var. Bulunmayan parçalar var, cesetlerin çoğu yanmış. Patlama sırasında kaya altında kalan cesetler var. Olay yerindeki cesetler insan gücüyle çıkartılamıyor. Şu an dozerler, kepçeler getiriliyor, kayaları kaldıracaklar.”

 

Türk medyası ‘patronunu’ bekledi

Roboskî Katliamı ardından Türk medyası, daha ilk anlarda olayı öğrenmesine rağmen suspus oldu ve askeriyeden gelecek açıklamayı bekledi. Katliamı dünyaya, özgür basın duyurdu. 

Dönemin başbakanı Recep Tayyip Erdoğan, ilk açıklamasını katliamdan 48 saat sonra yaptı, askere teşekkür etti: “Genelkurmak Başkanı ve komuta kademesine, bu konuda hassasiyetleri nedeniyle medyaya rağmen teşekkür ediyorum.”

AKP Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik’in ilk açıklaması, “Uludere bir operasyon kazasıdır” olurken, dönemin Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ise “Uludere’de kasıt yok” dedi.

 

‘Bahoz Erdal’ bile dediler!

Türk medyası o günlerde, ilk anda ölenlerin tümünün PKK’li olduğunu, daha sonra ise aralarına PKK’lilerin sızdığını propaganda etti. Bahoz Erdal’ın Roboskî ve Bujehli köylülerin arasına sızıp sınırı geçmeye çalıştığını yazanlar, hatta bombardımanda Bahoz Erdal’ın da öldürüldüğünü öne sürenler bile vardı.

Fakat hem tanık anlatımları ve heyet raporları hem de ilk toplantısını 12 Ocak’ta yapan TBMM İnsanları Hakları İnceleme Komisyonu Uludere Alt Komisyonu’ndan yansıyanlar, ortada bir “operasyon kazası” değil hakiki bir katliam olduğunu ortaya koydu.

 

CHP vekili: Dehşete düştük

Uludere Komisyonu, 16 Şubat 2012’de Roboskî ve Bujehli köylülerin bombalanmasına dair Heron görüntülerini izlemişti. Toplantı ardından CHP Sivas Milletvekili Malik Özdemir, şunları kaydetti: “Dehşete düşerek izledik. Çünkü olayın başından sonuna kadar her karesi, bu insanların kaçakçı olduğunu gösteriyor. Yanlarındaki katırlar da çıplak gözle görülüyor.”

Fakat komisyonun raporunda bu bilgilerin hiçbiri yer almadı. Encü ailesi başta olmak üzere katliama uğrayanların yakınları, “Rapor çöpe atılacak bir rapordur” diyerek tepki gösterdi. 

 

DAVA SÜRECİ: Tahir Elçi’den önce adalet öldü!

Roboskî Katliamı ardından başlayan adli soruşturma ve kovuşturma sürecinin en önemli avukatı, Amed’in Sur ilçesinde, Dört Ayaklı Minare’nin ayakları dibinde katledilen Amed Barosu Başkanı Tahir Elçi’ydi.

Roboskî dosyasıyla ilgili Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, 12 Haziran 2013’te görevsizlik kararı verdi. Dosya, Genelkurmay Askeri Savcılığı’na gönderildi. Elçi’nin ve diğer avukatların, “köylüler ihmal veya taksirle değil ‘kasıtlı’ biçimde savaş uçakları tarafından bombalandığını” itiraz dilekçesini ciddiye alan olmadı.

 

İHA Yüzbaşısı bile kabul etti

Daha sonra, olay günü İnsansız Hava Aracı’nı (İHA) kullanan Yüzbaşı Duran İspir de açıklamalarda bulundu ve en başından görüntülerdeki kişilerin “kaçakçı olduğunu değerlendirdiğini” belirtti; ancak bu açıklamaların dahi dava sürecine etkisi olmadı.

 

‘Mazlumlar için hukuk, adalet yok’

Ve sonunda... Roboskî Katliamı’nı soruşturan Genelkurmay Askeri Savcılığı, takipsizlik kararı verdi. Karar ardından bugün rehin alınan HDP Şırnak Milletvekili Ferhat Encü, “Sözün bittiği yerdeyiz... Mazlumlar için hukuk, adalet, devlet yok”; katledilen avukat Tahir Elçi ise “Hukuka aykırı ve kabul edilemez” dedi.

 

AYM de reddetti

Bu karar ardından yüzlerce avukat, dosyayı Anayasa Mahkemesi’ne taşıdı. Talepler, yetkililerin başvuruculardan resmi özür dilemesi, takipsizliğin kaldırılması, Bakanlar Kurulu’nun ve tüm askeri ve mülki yetkililerin yargılanmasının sağlanması idi. Anayasa Mahkemesi de başvuruyu reddetti; 23 Mart 2016 tarihinde yayımladığı gerekçeli kararında ret gerekçesini, “belge eksikliği” olarak gösterdi.

Ölenlerin aileleri, bunun üzerine 22 Ağustos 2016’da Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) başvurdu.

 

Sadece Roboskîliler soruşturuldu

Olayla ilgili devlet katından yapılan tek hukuki işlem, Başbakanlık tarafından ailelere verilmek istenen 123’er bin liralık tazminat oldu. Aileler bu parayı, “kan parası“ olarak gördükleri için kabul etmedi.

Katliam ardından soruşturma ve kovuşturmaya uğrayan ise sadece Roboskîli aileler oldu. Defalarca evleri basıldı, gözaltına alındılar. Çocuklarını andıkları için para cezasına çarptırıldılar. Katliamın hemen ardından Ferhat Encü’ye, jandarmaya hakaret ettiği gerekçesiyle dört yıla varan hapis istemiyle dava açıldı. Aynı dönemde yalnızca Ferhat Encü, altı kez gözaltına alındı.

 

 

Biz de onların yüreklerini paramparça edeceğiz, bunu da böyle bilsinler!

Felek Encü, katliamda oğlunu ve iki kaynını kaybetti. Oğlu Erkan, henüz 13 yaşındaydı. Katliamdan üç ay sonra dünyaya gelen oğluna, yitirdiği oğlunun adını verdi. Encü, katliamın 2. yılında, Roboskî’nin katırlarının bile devlet tarafından katledildiği o dönemde, kapatılan Dicle Haber Ajansı’na şunları söylemişti:

“Oğlum geçen yıl Şubat ayında 14 yaşına girecekti ama zalimler izin vermedi. O zalimler elini kolunu sallayarak hala ortalıkta, kimin evini yakacağının peşinde. Bizi görmüyorlar, biz sanki yokmuşuz gibi davranıyorlar, bizi hiçe sayıyorlar. Eşim korucu gazisidir, ama bunu söylemekten utanıyoruz. Çünkü bizi koruculuk yapmaya zorladılar ve şimdi bizi katlettikleri gibi sorumlulardan da hesap sormuyorlar... Madem ki devlet böyle yapıyor... Bu failler yargılanıp cezalandırılmazsa, gerekirse 34 çocuk doğurup katledilenlerin isimlerini vereceğim. Onları yetiştirip gerilla yapacağım. Biz barış diyoruz olmuyor, faillerini bulun, yargılayın diyoruz, olmuyor. İstanbul’da bir kedi, bir eşek kuyuya düşüyor, bütün itfaiye ekipleri, doktorlar, yetkililer seferber oluyor. Biz ise Kürt olduğumuz için hayvanlarımızla birlikte katlediliyoruz. Bizim için de seferber olunsa ya! Hayvanseverler, bırakın insanları hayvanlar için seferber olsa ya! Gelen ambulans bile emir gelinceye kadar saatlerce Uludere’de bekletildi. Yüreğimize büyük bir acı koydular, yüreğimizi paramparça ettiler. Biz de vereceğimiz mücadeleyle onların yüreğini paramparça edeceğiz, bunu böyle bilsinler.”

 

Ya ölü, ya tutsak!

Roboskî Katliamı dosyasının en önemli avukatı olan Amed Barosu Başkanı Tahir Elçi, Amed’de, 28 Kasım 2015’te katledildi.

Katliamın hemen ardından Kürt siyaseti adına açıklamalar yapan ve olayın peşini bırakmayan siyasetçilerden Selahattin Demirtaş ile Ahmet Türk, tutuklandı.

Katliamda 11 akrabasını ve kardeşi Serhat Encü’yü kaybeden, katliam ardından Roboskîli aileleri her platformda temsil eden ve son olarak HDP Şırnak Milletvekili olan Ferhat Encü, tutuklandı.

Meclis kürsüsünde hafızalara kazınan bir konuşma yaparak Roboskî’nin çığlığını duyuran, daha sonra Amed Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı olan Gültan Kışanak da tutuklu.

 

Katledilenler

Erkan Encü (13)

Muhammed Encü (13)

Bedran Encü (13)

Şivan Encü (13)

Savaş Encü (14)

Celal Encü (15)

Serhat Encü (15)

Bilal Encü (16)

Karker Encü (16)

Salih Encü (16)

Mahsum Encü (17)

Aslan Encü (17)

Cemal Encü (17)

Özcan Uysal (18)

Şerafettin Encü (18)

Vedat Encü (18)

Salih Ürek (18)

Şervan Encü (19)

Nevzat Encü (19)

Adem Ant (19)

Cihan Encü (19)

Hüsnü Encü (20)

Fadıl Encü (20)

Hüseyin Encü (20)

Hamza Encü (21)

Yüksel Ürek (21)

Orhan Encü (21)

Seyithan Encü (21)

Selam Encü (22)

Mehmet Ali Tosun (24)

Zeydan Encü (25)

Nadir Alma (26)

Osman Kaplan (31)

Selim Encü (39)

(Özgür Politika)

Bu haber 698 kere okundu
  • Bu haberi paylaşın:
UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik ve tamamı büyük harfle yazılan yorumlar onaylanmamaktadır.
Kategorisindeki Diğer Haberler
Boksör İsmail Özen, Almanya’da spor, medya ve iş dünyasında tanınan bir isi..