Almanya'da PKK yasağına karşı alanlara çıkılıyor

NAV-DEM ve YJK-E tarafından konuya ilişkin yapılan yazılı açıklamada, şunlar belirtildi:

"PKK, Almanya’da 23 yıl önce, 26 Kasım 1993’te alınan siyasi bir kararla yasaklanmıştı. Yasak aracılığıyla, ülkedeki Kürtleri Türkiye’nin istediği şekilde kriminalleştiren Almanya, 1993'te Türkiye’de savaşın alabildiğince kanlı geçtiği, her gün neredeyse bir kaç köyün boşaltıldığı, 'faili meçhul' cinayetlerin işlendiği dönemde, zamanın Federal İçişleri Bakanlığı koltuğunda oturan Manfred Kanther, 26 Kasım 1993’te PKK’nin bütün faaliyetlerinin yasaklandığını açıkladı. Böylece PKK adına siyasi faaliyet yürütme, PKK’ye ait bayrak ve sembollerin kullanılması kesin olarak suç haline getirildi. Bugüne kadar yasaktan dolayı çok sayıda insana değişik dönemlerde hapis ve para cezaları verildi.

Almanya, PKK’yi yasaklamayı iç güvenliği gerekçe göstererek yaptı. Bu yasak kararı daha sonra diğer AB ülkeleri tarafından da olduğu gibi üstlenildi.

İstihbarat örgütlerinin verilerine göre, yasaklandığı dönemde PKK’nin Almanya’da 6 bin 900 taraftarı vardı. Son rakamlara göre ise bu 13 bine çıkmış. Demek ki, yasak PKK’yi küçültmek yerine büyütmüştür."

'Yasak Türkiye'nin isteğidir'

"PKK’nin yasaklanması, Almanya’nın siyasi ve ekonomik olarak yakın ilişkiler içinde olduğu Türkiye’nin bir isteğiydi" vurgusunda bulunulan açıklamada, şöyle devam edildi:

"İstihbarat düzeyinde Türkiye ile sürekli bilgi paylaşımında bulunan Almanya bununla da kalmamış, Türk ordusunu PKK ve Kürtlere karşı girdiği savaşta silahlandırmıştı. Öldürülen gerillaların cesetlerinin Alman panzerlerine bağlanarak sürüklendiği halen hafızalarda. Yani, Alman devleti, Türkiye’nin Kürt politikasına her bakımdan destek vererek, Kürt halkının demokratik hak ve taleplerinin bastırılmasına katkı sundu.

Almanya bu yasakla ülkesinde yaşayan Kürtlere de, Türkiye devletinin resmi politikasını dayattı, farklı bir ulus olduğunu tanımadı, dillerini ve kimliklerini yok saydı. Bu politika ülke içerisinde yaşayan yaklaşık bir milyon Kürdün, potansiyel tehlike, şiddete yatkın topluluk olarak gösterilmesine vesile oldu.

23 yıl içinde, asıl olarak Türkiye ile olan ekonomik ve siyasi ilişkiler gözetilerek alınan yasak kararının kaldırılması için pek çok etkinlik ve kampanya düzenlendi. Buna rağmen hükümetin politikasında bir değişiklik yok. Bu nedenle Almanya’nın PKK politikası bir yönüyle kraldan çok kralcı olmaya benziyor. İstihbarat örgütleri tarafından hazırlanan yıllık raporlarda da PKK’nin Almanya’da şiddet eylemlerinden kaçındığına dikkat çekilmesine rağmen yasak kararında ısrar ediliyor. 

'PKK DAİŞ’e karşı başarılı sonuçlar aldı'

Ancak, içinden geçtiğimiz süreçte bu yasağın artık anlamsız olduğunu söyleyen çok sayıda Alman politikacı var. Ortadoğu’da pek çok kesim İslamcı terör örgütü DAİŞ’e hemen teslim olurken, Kobanê ve Şengal’de PKK bu kanlı örgütle kararlı bir savaşa girdi ve önemli başarılar elde etti. Ve bu başarı Almanya’da da PKK’ye yönelik sempatiyi artırdı."

Açıklamanın devamında, Türk devletinin Kürtlere dönük soykırımcı saldırılarına ve Avrupa'nın sessizliğine de dikkat çekilerek, şu ifadelere yer verildi:

"Bu politikalar Kürtleri kriminalize ettiği gibi AKP ve DAİŞ çetelerine siyasi destek olmuştur. Bu da Kürt sorununun demokratik çözümünü, Türkiye ve Ortadoğu’da zora sokmaktadır. AKP hükümeti dünyanın göz yumması üzerine Cizre, Sur, Gever, Gımgım, Silvan, Nusaybin ve Şırnak’ta öz yönetim direnişlerinin olduğu şehirlerde katliamlar yapmış ve şehirlerimizi yerle bir etmiştir. İşgalci TC devleti, bu ikiyüzlü politikalardan sonra akademisyenleri tutuklamış, televizyon, radyo ve gazeteleri yasaklamış, Kürt belediyelerine kayyum atamış, HDP eş başkanları ve milletvekillerini tutuklamış, Erdoğan ve AKP’den farklı düşünen ve onları eleştiren herkes hedef haline gelmiş. Avrupa Birliği, Avrupa Konseyi’nin ve uluslararası kurumların sessizliği ve göz yuman politikaları sonucu AKP faşizmi pervasızlaşmıştır. En son Mardin Belediye Eş Başkanı barış elçisi Ahmet Türk’ün tutuklanması da AKP faşizminin geldiği noktayı göstermeye yetmektedir.

9 Kentte yürüyüş

NAV-DEM ve YJK-E olarak yıllardan beri Kürtler üzerinde süregelen bu haksız yasaklama ve terör listesinde yer almasına hayır diyoruz. Halkların, inançların ve kadın özgürlüğü için antidemokratik yöntem ve uygulamaların son bulmasını istiyoruz.

Bu nedenle PKK yasağının 23. yıl dönümü dolayısıyla yasağa karşı tüm Almanya’da sokaklara çıkıyoruz. Özgürlükten, halkların ve inançların kendini ifade etmesinden yana olan tüm devrimci, demokrat, aydın herkesi 26 Kasım’da ‘Yasaklara hayır’, ‘Kürt halkına ifade ve örgütlenme özgürlüğü’ sloganlarını birlikte alanlarda haykırmaya ve Almanya'nın değişik şehirlerinde gerçekleşecek eylemlere katılmaya çağırıyoruz."

Yürüyüş yer ve saatleri

Açıklamada, yapılacak yürüyüşlerin yer ve saatleri hakkında şu bilgiler verildi:

1- Westfalen eyalet yürüyüşü 

26 Kasım Cumartesi günü 

Saat: 13:00

Dortmund HBF arkası (cinemanın önü) Yürüyüş ve miting düzenlenecek 

2- Stuttgart: 26 Kasım Cumartesi günü

Saat: 14:00

Yer: Lautenschlagerstr de. HBF karşısı  yürüyüş ve miting düzenlenecek 

3- Göppingen: 26 Kasım Cumartesi günü 

Saat: 10.00 ve 12.00 arası informasyon çadırı açılacak. 

4- Hamburg: 26 Kasım Cumartesi günü 

Saat: 15.30

Hamburg Sternschanze Bahnhof'ta  yürüyüş ve miting düzenlenecek.

5- Bonn: 26 Kasım Cumartesi günü 

Saat: 14.00

Yer: Kaiser Platz yürüyüş ve miting düzenlenecek. 

6- Saarbrücken: 26 Kasım Cumartesi günü 

Saat: 13.00

Yer: Johannes - Hoffmann Platz yürüyüş ve miting düzenlenecek. 

7- Berlin: 26 Kasım Cumartesi günü  

Saat: 16.00

Yer: Warschauerstr. Yürüyüş ve miting düzenlenecek 

8- München: 26 Kasım Cumartesi günü 

Saat: 14.00

Yer: Odeonplatz'ta miting düzenlenecek.

 9- Frankfurt: 30 Kasım Çarşamba günü 

Saat: 16.00

Yer : Kaiser str.( HBF karşısı)

(Politika)