Deklarasyona ilişkin değerlendirmelerde bulunan Alevi Bektaşi Federasyonu (ABF) Genel Başkanı Baki Düzgün, ülkede 40 yıldır süre gelen aktif bir savaş hali olduğunu ve bu savaşta başta Kürtler ve Aleviler olmak üzere katledilenlerin hep ezilenler olduğunu söyledi. “Cenazelerin gitmediği şehir kalmadı” diyen Düzgün, savaşın sonlandırılması adına KCK’nin atmış olduğu adımı olumlu ve saygıyla karşıladıklarını belirtti. KCK’den Aleviler için getirilen önerinin çok kıymetli ve anlamlı olduğunu da ifade eden Düzgün, barış adına atılan her adımın arkasından patlak veren kaosa rağmen “barış“ demekten vazgeçmeyeceklerini söyledi.
Barıştan vazgeçmeyeceğiz
Antep’teki patlamanın yayınlanan deklarasyonun ardından yaşanmasının tesadüf olmadığını dile getiren Düzgün, “Sürekli gece zebanileri, karanlık sevenler ve kandan beslenenler engel olduğu bu barış ortamından vazgeçmeyeceğiz biz. Bu uygulamalar ile bizleri yıldıramazlar. Bu anlamda KCK’nin atmış olduğu bu adım hükümet tarafından da doğru tespit edilir doğru okunursa ve çözüme doğru bir adım atılırsa, biz bu adımın direkt içinde oluruz, barışı ve özgürlükleri isteyen taraf oluruz” diye konuştu.
‘KCK çözüm iradesi açığa çıkardı’
Demokratik Alevi Derneği (DAD) Yöneticisi Bülent Felekoğlu ise deklarasyonun barış ve müzakere yolunda atılan adımın yerinde bir atılım olduğunu belirtti. Felekoğlu, “KCK bir çözüm iradesi açığa çıkardı ve inisiyatif aldı. Talepler de belli; İmralı ile görüşmelerin tekrar başlaması, Türkiye halklarının ve inançlarının görüşme koşullarının hazırlanması. Özellikle de dikkat çekici konu ve biz Alevilerin de önemsediği Alevi halkların temsiliyetinin görüşmelerde olması değerli. Bu açıklama aynı zamanda KCK’nin Alevi toplumsallığına bakışını bizlere göstermiştir” diye belirtti.
Adım sırası hükümette
Antep’teki saldırıya işaret eden Felekoğlu, “Bu katliam bizlere her çözüm dile geldiğinde katliamın devreye konmasını Suruç’u, Ankara’yı hatırlatıyor. Barış istemeyen selefi akıl devreye giriyor. Halklar olarak Türkiye ve Kürdistan bir rızk tarlası ise cümlemiz bunu ya ekip rıza ile pay edeceğiz. Devlet ve hükümetinin bir karar vermesi şarttır. Çünkü tüm sorumluluk kendisindedir. Kürt tarafı barıştan yana irade ve tavır koymuştur üzerine düşeni de yapacağını belirtmiştir. Sıra hükümette” dedi.
‘Kanın durmasında hem fikiriz’
Hubyar Sultan Alevi Kültür Derneği Başkanı Aydın Deniz, ülkedeki kaos ve ötekileştirme politikasının her geçen gün daha ciddi zararlar verdiğini ve daha üst boyutlara taşındığını dile getirdi. KCK’nin yayınladığı deklarasyonun, Aleviler için de uygun bir açıklama olduğunu ifade eden Deniz, “Sonuna kadar destekliyoruz. Ülkede artık akıtılan kanların durdurulması konusunda hemfikiriz. Biz Aleviler 72 millete aynı nazarla bakıyoruz. Ne gözyaşının ne de kan akmasını istemiyoruz” dedi. “Hükümet, girmiş olduğu yanlış yoldan bir an önce vazgeçmeli” diyen Deniz, “Normalleşme sürecine girilmeli. Bununla ilgili olarak KCK’nin yapmış olduğu açıklama çok olumlu ve yerinde bir açıklamadır. Fakat karşılığını bulamazsa ülke, daha kötü noktalara sürüklenecektir” diye konuştu.
DİHA/İSTANBUL