Gazete Duvar’ın haberine göre; BBC Radyosu iki çalışanına BBC radyo haber editör yardımcılığı teklifi yapıyor. Bunlardan biri radyoda program editörlüğü yapan Karen Marten, diğeri de Roger Sawyer adlı başka bir çalışan. Ancak BBC aynı görevi yapacak olan iki kişiden Roger Sawyer’e 12 bin Sterlin daha fazla maaş sunuyor. Marten, “aynı göreve, aynı gün, aynı mülakat ekibi tarafından seçilmeme rağmen BBC benden erkek çalışma arkadaşımdan daha az bir maaşı kabul etmemi istedi. Yapacağımız görevin ve sorumlulukların aynı olacağı ve bu görevi fazlasıyla hak ettiğim belirtildi. Yine de benim değerim 12 bin Sterlin daha az” diyerek teklifi reddediyor ve BBC yönetiminden teklifini yeniden gözden geçirmesini istiyor. Dört ay süren “gözden geçirme” sürecinin sonunda BBC maaş farkını 7 bin Sterlin’e indiriyor.
Marten, bu durumdan duyduğu rahtasızlığı BBC Genel Müdürüne ilettiğinde, BBC yönetimi kendisine kararını kamuoyuyla paylaşması durumunda kariyerinin zarar göreceği “uyarı”sında bulunuyor.
Olayın ortaya çıkmasından sonra BBC yönetimi aynı işyerinde aynı işi yapan iki kişinin arasındaki maaş farkını “maaş tekliflerinde ‘çalışma deneyimi’ gibi farklı deneyimleri göz önünde tuttukları” biçiminde açıkladı. BBC haber departmanı müdürü ise, Sawyer’in yıllardır bu pozisyona eşdeğer ya da üst pozisyonlarda bulunduğunu, Karen Marten’e ise görevin “terfi” olarak sunulduğunu söyledi.
İngiltere’deki Eşitlik ve İnsan Hakları Komisyonu’nun denetimi altında bulunan BBC’nin dünya servisi ile diğer servislerindeki üst ve orta düzeydeki çalışanlar arasındaki maaş farkları daha önceden de gündeme gelmişti. Geçtiğimiz Ocak ayında, BBC’nin Çin editörü Carrie Gracie, çalıştığı kurumun uluslararası editör pozisyonundaki iki erkeğe, aynı konumdaki kendisi dahil iki kadın editörden en az yüzde 50 fazla maaş verdiğini öğrenince görevinden ayrılmıştı. 30 yıllık BBC çalışanı Gracie, açık istifa mektubunda “BBC’de gizli ve yasadışı bir maaş kültürü bulunduğunu” belirtmişti. Eşitlik ve İnsan Hakları Komisyonu Grace’nin maaş adaletsizliği iddiası ile ilgili BBC’den bilgi talep edeceğini açıklamış ve kurumun vereceği cevaba göre adım atacaklarını duyurmuştu.
Benzeri bir skandal 2018’de Hollywood’da yaşanmıştı. Cinsel taciz suçlamalarının ardından bir filmden çıkarılan erkek oyuncunun yerine yeni bir oyuncu bulunmuş ve işine son verilen oyuncunun olduğu sahnelerin yeniden çekilmesi için filmin başrol oyuncusu kadına 1000 doların altında bir ücret ödenirken, yan rollerden birini üstlenen erkek oyuncuya 1.5 milyon dolar ödenmişti. Hollywood’da çalışan kadın ve erkek oyuncuların maaşları arasındaki uçurumu gözler önüne seren bu skandal, Amerika’daki kadın hakları savunucularını ayağa kaldırmıştı. Kadınların erkeklerle eşit ücret alması gerektiğini savunan bazı kadın oyuncular geçen yılki Oscar törenlerine kadın hakları alanında öne çıkan aktivistlerle katılmıştı.
Dünya Ekonomik Forumu’nun (WEF) her yıl açıkladığı Küresel Cinsiyet Eşitsizliği Raporu’nun 2018 verilerine göre 149 ülkenin 88’inde maaş ve siyasi temsildeki eşitsizliğin giderilmesi konularında bir dizi ilerleme kaydedilse de, her alanda küresel cinsiyet eşitsizliğinin giderilmesinin 100 yıldan daha uzun bir zaman alacağı belirtiliyor. Ücret eşitsizliğinin giderilmesi için gereken süre ise 200 yıl.
WEF’in raporunda “veri alınabilen 29 ülkede ev işleri ve karşılığında ücret alınmadan yapılan diğer işlere kadınların erkeklere kıyasla ortalama olarak iki kat daha fazla zaman harcadığı” görülüyor.
İzlanda, Norveç, İsveç ve Finlandiya’nın ilk sıralarda olduğu WEF 2018 Raporu’nda Türkiye 149 ülke arasında 130’uncu sırada.
Kadın haklarının tartışıldığı programlarda, programa davet edilen/katılan kişilerin çoğunun ya da tamamının erkek olması veya 19 Mayıs günü Türkiye’deki 8 erkek siyasi parti genel başkanının çektirdiği kadınlara yer verilmeyen “hatıra fotoğrafı” sizce de her şeyi yeterince anlatmıyor mu?